11 Aralık 2010 Cumartesi

HAMARTIA OLYMPOS'A VARACAK MI ?

Bu projeyi nasıl yazsam ne zaman yazsam, hatta yazsam mı yazmasam mı diye çok düşündüm.. Neden mi ? Çünkü bugüne kadar hep izlediğim oyunlarla ilgili yorumlarımı ilettim. Bugün ise size bir oyunla ilgili sadece bilgi vericem.

Hamartia’nın Yolculuğu kıyısından köşesinden elimin deydiği bir oyun olduğu için yorum yazmam pek mümkün değil, zira pek objektif olamam. Fakat sizleri bu projeden habersiz bırakmak da haksızlık olur diye düşündüğümden, oyunla ilgili genel bir bilgilendirme yapıcam..

Hamartia’nın Yolculuğu Tiyatro Açıkça’da Barış Kıralioğlu tarafından yönetilen bir oyun. Metin ilk kez oyunlaştırılıyor.. 2. Mitos Boyut Oyun Yazma Yarışmasından ödüllü oyun, Hülya İniş tarafından yazılmış..


Barış bu metni eline yeni almaya başladığı sıralarda kendisiyle birtakım sohbetler şakalar yapmıştık.. Yaz rehavetine girmiş bir yönetmen-oyuncu olarak Barış projeyle ilgili inanılmaz heyecan içerisindeydi..Bu zamanların üstünden yaklaşık 4-5 ay geçti ve Barış hala heycanlı :)

Bu oyun Barış Kıralioğlu’nun Tiyatro Açıkça’da yönettiği ikinci oyun..Çalıştırdığı lise ve üniversite tiyatrolarını da düşününce bu gencecik yaşta yaptığı başarılı işlere şaşmamak mümkün değil..Hayatını tiyatroya adamış bir adam Barış Kıralioğlu..Zaman zaman isyan eden, zaman zaman heyecandan ‘hart atak’ sınırına gelen, değişik fikirleri ve uygulamalarıyla tiyatroda yeni bir soluk olmaya aday bir yönetmen..


Hamartia’nın Yolculuğu için müzikler Murat Bavli’nin elinden çıkyor.. Yıllardır birçok başarılı oyun müziğine imzasını atmış ve aynı zamanda Şehir Tiyatroları’nda oyuncu olan Murat Bavli inanılmaz bir enerji ve hevesle çalışıyor ve çalıştırıyor.

Koreografiler Anı Sağkan imzası taşıyor.. Anı Sağkan da Murat Bavli'nin eski bir öğrencisi ve yıllar sonra ikiliyi bu proje karşılaştırıyor. Birbirlerini hatırladıkları ilk anı görmeniz lazımdı! :)


Projeyle ilgili aynı heyecanı paylaşan Tiyatro Açıkça’nın genç ekibiyle çıkıyor bu yola Hamartia. Yaklaşık bir buçuk aylık prova süreci geçiriliyor. Çok yoğun, stresli, eğlenceli bu sürecin ardından sahnenin tozunu attıran ekip, yeni yerleşkeleri Öykü Sahne’de başlıyor oyunlarını sergilemeye..Kadıköy Barış Manço Kültür Merkezi de ikinci adresleri..


Oyun şu durumdan ibaret ; İnsanoğlu Hamartia, BaşTanrı Zeus’a kafa tutmak için çıkıyor Olympos yoluna. Çünkü Tanrılar arasındaki husumetten dolayı insanoğlu kuraklık, açlık sefalet çekmekte. Birinin çıkıp hesap sorması gerek! Hamartia isyan bayrağını çekiyor ve Zeus’a ulaşmak için yola çıkıyor. Bunu haber alan Zeus ise Hamartia’yı yolundan alıkoymak için binbir yol arıyor ve Tanrılarını tek tek görevlendiriyor.


Oyunda çok önemli iki durum var. Birincisi müziklerin canlı icra ediliyor olması. 1 profesyonel müzisyen dışındaki orklestra ise oyunculardan oluşuyor. İkincisi 8 kişiden oluşan koro elemanları. Oyunu kat ve kat eğlenceli hale getiren bu ele avuca sığmaz koro elemanları kostümleri ve masklarıyla sahneyi şenlendiriyorlar.

Yönetmen Barış Kıralioğlu da konuk oyuncu kıvamında yer alıyor oyunda :)


Hatta bir süpriz daha var oyunda..Ama bunu sizinle paylaşmazsam süpriz olarak kalabilir değil miiii ? Oyundan size çok da güzel bir hatıra kalıyor. Bu kadarcık ipucu vereyim, izlemeye gittiğinizde anlarsınız ;)


Tiyatro Açıkça yeni mekanı Öykü Sahne’de Hamartia’yı seyirciye sunmaya devam ediyor. Aralık ayı içerisinde 11 Aralıkta Öykü Sahne’de, 16 Aralıkta Barış Manço Kültür Merkezi’nde oyunu izleyebilirsiniz.

Bu arada ; Öykü Sahne’nin yerini bulmakta zorlanan bazı arkadaşlar olduğu çalındı kulağıma. İnternet sitesi www.oykusahne.com dan bilgi alabilirsiniz. Ya da en klasik tarifiyle ben size tarif edebilirim :)

Kadıköy Rexx Sineması’nın biraz yukarısında bir Burger King var. Onun tam karşısındaki pasajdan içeri giriyorsunuz, koridorun sonunda sağdaki kapıdan giriyorsunuz. Ve orası Öykü Sahne!

HAMARTIA'NIN YOLCULUĞU

Yazar: Hülya KOPER
Yönetmen: Barış KIRALİOĞLU

Süpervizör: Macit KOPER

Müzik: Murat BAVLİ Koreografi: Anı SAĞKAN Kostüm: Aygül Kostümevi
Afiş Tasarım: Fuat ÖZSEZER

Oyuncular: Onur SARIGÜL, Ömercan GÜLDAL, Ali KAKKAÇ, Ceren GÜCÜKATALAK, Burkay DOKUYUCU, Ecem ÖZTÜRK, Itır ZEREN, Ayça AKDOĞAN, Nihat ÇAKIR, Murat Coşkun, Seçil ERKAN, Burkay KALYON ve Barış KIRALİOĞLU

Orkestra: Ömercan GÜLDAL (Gitar), Sedat KARAÇAY (Bağlama), Ceren GÜCÜKATALAK (Bas Gitar), Onur SARIGÜL (Davul)

1 Aralık 2010 Çarşamba

HANGİMİZ AKILLI ? HANGİMİZ DELİ ? "MARAT-SADE"

Bu yazıyı bu kadar geciktirdiğim için kendimle iç savaş halindeyim sayın dostlar! İş değişikliğim sebebiyle birkaç gündür yatışlardayım ve miskinleşmiş durumdayım. Herşeyin bundan kaynaklandığını düşünmekteyim ve geçici olduğu konusunda kendimle hemfikirim.

Neyseeee, bir prömiyer daha geçti üstümüzden..Belki üstümüzden bir de gala geçer :) Kimbilirrr!

Prömiyer girişi tabii ki ünlü simalar, tiyatro camiasından isimler, şehir tiyatrolarının yarısı mekanda yer almakta..Girişte herkese hoşgeldiniz demek ister bir heyecanla yolu tıkayan sayın yönetmen Ragıp Yavuz... (amanın ne dedim ben!) Yok yok kötü bişi demedim, şaka :)

Sevdiceğimle montlarımızı ücretsiz vestiyere teslim ettikten hemen sonra elimize broşür alıp yerimize doğru ilerliyoruz. Bileti biraz geç aldığım için sıra 12’den izliyoruz, aksi gibi benim gözler de bu ara biraz sorunlu. İçeri girerken görüyorum ki ön oyun çoktan başlamış, deliler ahalisi sahnede dolaşmakta.. Ön oyun kaçırmayı hiç sevmem, bilsem kapılar açılır açılmaz girerdim ama yine de geç kalmış değiliz. Hemen Burçak Çöllü’yü görüyor gözlerimiz – algıda seçicilik.. Ayyyy diyorum bi duygulanıyorum onu orda görünce!

Ortalığı kolaçan ettikten sonra broşürü okumaya girişiyorum Sade ile ilgili kısmı okuyup Marat’dan da birkaç satır okumuşkeennnnn...

Peerrrddeeee! Diyemiyoruz tabi! Çünkü sahne ön oyunla başladı! :) Neyse efenim oyun başlıyor.. Bay Coulmier ve hanımı bizi selamlıyor ve aramızda yol alarak sahneye doğru ilerliyor..


Oyunun tam adı ; “Jean Paul Marat’nın Takibi Ve Öldürülüşünün Charanton Akıl Hastanesi Oyuncuları Tarafından Marquis De Sade Yönetiminde Temsili” Ne kadar hoş değil mi ? :) Tam adından da anlaşıldığı gibi oyun bir akıl hastanesinde geçiyor, Sade tarafından, Marat’nın anlatıldığı bir oyun yönetiliyor.Oyuncular tabii ki akıl hastalarııı!!İşin eğlenceli yanı da burda zaten :)



Marat iflah olmaz bir devrimci..Fransız devriminde ön saflarda yer almış..Süreç onu tahmin edilemeyen yerlere getiriyor, bir de hastalık vuruyor ve kendisini bir banyo küvetine hapsolmuş buluveriyor..(bunları rahat rahat yazıyorum çünkü broşürde de yer alan bilgiler, yani spoiler değil) Bu devrimci ruh karşısındaki Sade ise sadizme adını veren, sapık ve sakıncalı eğilimleri yüzünden hapishanelerle oldukça samimi olan bir yazar-yönetmen. Devrimin kişisel çıkarlarına zarar vermesiyle yöneldiği bireycilik ile Marat’yı sorgulayan Charanton sakini..


Oyunda gözümüze gözümüze sokulan şu cümle halen beynimde yankılanmakta “Önemli olan, insanın kendi kendini saçlarından kavrayıp ayağa kaldırması, kendini bir eldiven gibi ters yüz edip, evrene yepyeni gözlerle bakmasıdır..” Ragıp Yavuz ise bu sözün ardından şöyle devam ediyor broşürde ; “İnsan, ister istemez “Nasıl?” diye sorabilir. P. Weiss, oyunda bunu yanıtlamayı bilgece reddediyor. Bizi, zıtlar arasında ilişki kurmaya ve çelişkilerle yüzleşmeye zorluyor. Bir tek şeyin tanımlamasını yapmak yerine, farklı anlamlar arıyor ve yanıt bulma yükümlülüğünü de “ait” olduğu yere teslim ediyor. Bize...”



Kocaman bir ekibin çalışması sonuc, izlemesi çok keyifli bir iş çıkmış ortaya..Ben 2 perde ve 2,5 saate yakın süren oyunu eğlenerek seyrettim..Yalnız sizlere çok çok önemli bir önerim var ey dostlar! Beni iyi dinleyin! Siz siz olun oyun başlamdan önce mutlaka broşürdeki yazıları okuyun. Marat ve Sade hakkında ön bilgi almak ziyadesiyle gerekli..Ben tam bitiremediğim ve bu bilinçle okuyamadığım için bazen bir miktar zorlandım anlamakta. Eğer okumuş olsaydım daha bir su gibi akacaktı oyun beynimde.. Ama oyunu ikinci kez izliycem tabii :)

Yine de çok abartmış olmıyım, oyun anlaşılmaz falan değil ha! Sadece işinizi kolaylaştırır önceden broşürü incelemek..Eee zaten o güzelim kitapçık da bunun için hazırlanmıyor mu ?



Oyunculara gelicek olursaammm..İşte en keyifli kısım :) Ben bir Yeşim Koçak hayranıyım. Beni burda da hayal kırıklığına uğratmadı saolsun.. Hayır canım tabii ki herkesten tek tek bahsetmiycem :) Benim için öne çıkan birkaç ismi zikredicem sadece.. Selim Can Yalçın deliler arasında biraz daha farklı bir deliydi, bizi eğlendirdi :) Charlotte Corday’ı canlandıran Özge Özder’in de rolünün hakkını verdiğini düşünüyorum :)


Vee Çağlar Çorumlu! Yine harikalar yaratmış, yine performansıyla göz dolduruyor! Oyunda haberciyi oynuyor Çağlar, bize “epizortları” tanıtıyor..Sade’ın en yakın adamı, adeta sağ kolu :) Geçen yıl ödül de aldı..Bu yıl “Prensesin Uykusu”nda başrolü de aldı.. Başarılara doymayasın Çağlar Çorumlu! Eline sağlık..


Yine belirtiyorum, oyun bütünüyle çok izlenebilir olmuş..Müzikler süper üsturuplu yerlerde giriyor örneğin.. Tam Sade ve Marat atışıyorlar, az biraz bayıcak mı acaba beni deerrrken bir şarkı ile hoppala hoppala kendime geliyorum.. Çiğdem Erken elinize sağlık.. Çıkışta bir ufak tanıştım, el sıkıştım kendisiyle..Heycanlandım :)


Tabii prömiyer gereği bütün ekibi sahnede görme şansına eriştik..Ragıp Yavuz en son çıktı ve yüzünü ekibe dönüp selamını onlara verdi! Vaayy be dedim! Karizmaya bak!


Bu oyuna bu kadar yakınlaşmamı sağlayan Burçak Çöllü’ye de teşekkür ediyorum..O da çok çalıştı provalar boyunca, eee Çiğdem Erken de selamına Burçak Çöllü ile çıkıp jestini yaptı tabiii :) Provaların birine dahi gelemedim! Ama bu kimsenin suçu değil.. Benim suçum! Çok pişman ve üzgünüm..


Konuyu çok dağıtmadan toparlayayım, zaten ziyadesiyle uzun yazdım ki değinmediğim daha neler gelir sonradan aklıma! Görünen görünmeyen tüm kahramanlarıyla koosskoca bir ekip işi izleyeceğiniz bu oyun.. Bir çok oyunda olduğu gibi.. Ve Marat-Sade için emeği geçen herkese teşekkürler demek istiyorum!

Veee buyrun size provalardan da bir enstantene..






MARAT-SADE

Yazan : PETER WEISS
Çeviren : CENGİZ TUNCER
Yöneten : RAGIP YAVUZ
Koreografi : YASEMİN GEZGİN
Sahne Tasarımı : BARIŞ DİNÇEL
Işık Tasarımı : MURAT ÖZDEMİR
Kostüm Tasarımı : TOMRİS KUZU
Yönetmen Yardımcısı : C.AHHAN ŞENER-NURSELİ TIRIŞKAN-GÜN KOPER
OYUNCULAR
ALİ MERT YAVUZCAN, ALTUĞ KUTLUĞ, ASLIHAN KANDEMIR, BAHAR ÖZGE GÖZE, BURÇAK ÇÖLLÜ, CENGIZ TANGÖR, ÇAĞLAR ÇORUMLU, ÇAĞRI ÖZGÜR HÜN, DOĞAN ALTINEL, ECE YILDIZ, ELİF ÖZGE ÖZDER, HAMİT ERENTÜRK, KUTAY KIRŞEHIRLIOĞLU, MURAT COŞKUNER, MURAT GARIPAĞAOĞLU , MURAT GÜREÇ, MUZAFFER BERIŞA, NURDAN GÜR, OKAN PATIRER, OZAN GÖZEL, ÖZGE O’NEİLL SARIMOLA, ÖZGÜR EFE ÖZYEŞİLPINAR, RADIFE BALTAOĞLU , REYHAN KARASU, SELIM CAN YALÇIN, SELİN TÜRKMEN, SENEM OLUZ, SERKAN BACAK, YASEMİN GÜVENÇ, YEŞİM KOÇAK, YILDIRIM FİKRET URAĞ